0

Köyde restorancılık öyle ileri seviyede ki “Marmaris’in tüm şefleri Söğüt’ten çıkar” sözünün doğruluğuna burada inanıyorsunuz.

Marmaris’in bademiyle ün salmış Söğüt köyünü bilir misiniz? Türkiye’nin henüz keşfedilmemiş cennet sahili, Söğüt – Saranda’yı? Söğüt, eski bir Rum köyü; tam karşısında, sadece yedi deniz mili uzaklıktaki Yunanistan’ın Simi Adası’nın halkı, işte buradan Söğüt’ten göçmüş… Köyün eski ismi Saranda da Yunanca “kırk” kelimesinden kalma: Yuhanna İncili’ndeki Sebaste’nin “Kırk Azizi” olayına atıfla, buranın ismi böyleymiş, ama köyün Türk halkı da köyün sahiline halen Saranda diyor… Gelenek dilde dahi bozulmamış.

DÜNYA YILDIZLARININ FAVORİSİ

Söğüt – Saranda, butik restoranlarıyla meşhur mu meşhur… Simi ve Rodos hattında gezen her tekneci, Söğüt – Saranda’da yemek yemek için mutlaka köye uğruyor. Köyün flaş restoranı Barba Saranda’da (barbasaranda.com) yemek yerken, yan masanızda bir Hollywood yıldızıyla karşılaşmanız sizi şaşırtmasın. Köyden ayrılmadan mutlaka Barba Saranda’da yemeğinizi yiyip, Manzara Restaurant’ta (manzarasogut.com) güneşi batırın.

Esinti – Karaçivi’nin Yeri (Cumhuriyet Mah; 0532 066 59 00), Ahtapotçu Mehmet (Cumhuriyet Mah; 0536 549 99 30), Deniz Kızı Restaurant (0542 601 52 77) gibi diğer Saranda restoranları da denemeye değer. Köyde restorancılık öyle ileri seviyede ki “Marmaris’in tüm şefleri Söğüt’ten çıkar” sözünün doğruluğuna burada inanıyorsunuz.

Tek katlı, yemyeşil bahçeli taş köy evleriyle Söğüt, yabancıların da yerleşmek için can attıkları bir Güney Ege cenneti… Aynı zamanda, köyün eskiden baklası çok meşhurmuş. Söğüt’ün bir diğer güzelliğiyse henüz ocak 15 demeden, badem ağaçlarının çiçek açması… Bu yüzden Söğüt – Saranda, fotoğrafçılıkla ilgilenenler için de tam bir cennet.

ORGANİK TARIMA TAM DESTEK

Muazzam bademi, komşu köy Taşlıca’da da kendiliğinden biten yedi sekiz çeşit inciri, dillere destan harnup ağaçları ile Söğüt, tekneciler için de oldukça renkli ve doyurucu deneyimler sunuyor. Kuşkonmazın yabanisi tilkişen, Söğüt – Saranda’da yol kenarlarında bile yetişiyor.

Ayrıca Akdeniz’den bugüne kadar çıkarılmış en büyük Kibele heykeli de Söğüt’ün masmavi koylarında su altı arkeologları tarafından bulunmuş… Söğüt’ten yola çıkıp Serçe Limanı’na doğru giderseniz, buradaki yürüyüş güzergâhının Karia Yolu parkurlarının en nefes kesici rotalarından biri olduğunu göreceksiniz. volkanik kayalar, antik taşlar, incirler, bademler, tamamen özgür eşekler, atlar, keçiler… Buralarda her şey halen organik, hatta doğada, kendiliğinden bitiyor. İnciri de bademi de… ve organik tarım ile istihdam yaratmak isteyen halka benden tam destek. Su sorunu olsa bile az suyla yetiştirilecek ne çok şey var öyle değil mi? Hem Ege’nin gastronomi köyüne de bu yakışmaz mı?

BUTİK OTELLERİYLE ÜNLÜ

Söğüt – Saranda’nın kapı komşusu olan, Marmaris’e bağlı Bozburun Yarımadası tam bir doğa cenneti. Thyssanos, Bosprina, Phoenix, Loryma, Hydas ve Thymnos gibi yarımadanın binlerce yıllık antik yerleşimleri, buranın geçmişinin çok eski tarihlere dayandığına kanıt oluşturuyor. Ancak buralarda resmî kazılar henüz başlatılmamış. Umarım en kısa zamanda kaynak yaratılır ve çalışmalar başlatılır.

Bozburun Yarımadası’nın merkez yerleşimi olan Bozburun ise teknecilerin yıllardır gözdesi: Maldivler’den farksız suyuyla Bozburun Adaboğazı, Bozburun’un sadece tekneyle ulaşılabilen Adatepe muhitindeki dünyaca ünlü butik otellerinin tam karşısında yer alıyor. Bozburun, yörede otelcilikle ön plana çıkmış durumda. Bozburun Yat Kulübü, Sabrina’s Haus, Karia Bel ve Miamai, Bozburun’un öne çıkan butik otel konseptleri olarak göze çarpıyor. Bozburun, eski bir balıkçı köyü. Halen pancar motorlu sesleriyle küçük takaları burada her an görmek mümkün.

SAKİNLİKTE DÜNYA MARKASI

Bozburun, gulet yapım atölyeleriyle de dünyaca meşhur bir yer. Dünyanın en büyük ahşap yelkenlisi olması beklenen Dream Symphony isimli tekne dahi Bozburun’da inşa ediliyor, boyu ise bir buçuk futbol sahası uzunluğunda… Tekneciliği iyi bilen Bozburunlular, ayrıca liman işletmeciliğinden de anlıyorlar. Dışarıdan köylerini ziyarete gelen teknelerin tamir ve bakımlarını da yapabiliyorlar. Yani mesleklerini geliştirmiş ve köylerini bu vesileyle kalkındırıyorlar.

Bu bağlamda Bozburun, Türkiye’nin en varlıklı köylerinden biri olmuş. Aynı zamanda Bozburun, yazarların ve müzisyenlerin de yerleştikleri bir yer olarak son yıllarda ismini duyuruyor. Ne de olsa sakinlikte bir dünya markası sayılabilir. Bozburun Meydanı’daki yerleşim yerleriyse dükkân ve lokantalarla çevrili, rengârenk ve neşeli…

Yazı: Filiz Gülten

↑ Back to top